bana en iyi yapabildiğin şeyi yap deseler, oturur biraz joy
division dinlerim. joy division'ı anlatmak için ian curtis'i anlamak gerekiyor. ian
curtis bambaşka biriydi. post-punk denilen büyük akımın öncüsü bu adam epilepsi
ile mücade ettiği hayatında bir yandan ara sokak barlarında parlamış kendini
aşk üçgeninin ortasında buluvermişti.
tüm hayatına
manchester sokakların 'nefret' yazan bir ceketle meydan okuyup, insanların
kafalarındaki yaşadıkları karışıkları içinden geçen delüzyonlarla "atmosphere" gibi inanılmaz bir şarkı yazarak ifade etti.
18 mayıs 1980. ian, iggy
pop’un “Idiot” albümünü dinledi. kullandığı ilaçlar alkolle karışmış, hayatını
hep yaptığı yanlışlarla sorguluyordu belki de. en sevdiği yönetmen werner herzog'un kendi hayatından paralellikler taşıyan "stroszek" filmini
seyretti sonra. film, hapisaneden çıktıktan sonra kendine yeni bir hayat kurmak
için amerika'ya gitmeyi hedefleyen, sonunda intihar eden birinin hazin
sonunu anlatıyordu. ian da bir gün sonra joy division ile amerika'ya turneye çıkacaktı. belki sonunu gördü. belki korktu. belki daha fazla düşünmemeyi tercih etti.
belki de hayatında
en büyük sorunları yaşatmış epilepsi krizleri, karısıyla erken yaşta yaptığı
evliliğin yarattığı sorunları, yeni doğan çocuğunun sorumluluğunu, yaşadığı
evlilik dışı ilişkinin yaşattığı suçluluk duygusunu son kez aklından geçirdi. sonra.. sonrası ölüm işte.
ian curtis sıradan
bir insandı aslında. o çok normaldi; karısı deborah curtis tarafından
yazılmış 'touching from the distance' isimli biyografisinini okurken, sanırım en çok bu normalliğine şaşırdım ben. mesela eşini kuzeninden bile kıskanıp dans etmesine izin
vermeyen normal bir adammış. fabrikada çalışırken bunun başına gelen en güzel
şey olduğunu; çünkü hayallere dalacak tonla zaman yarattığını söyleyecek kadar
iyimser ve normal bir adammış. david bowie'nin all the young dudes şarkısında
herkesin 25 yaşına gelmeden intihar etmesi gerektiğini söyleyip kendisinin
25'in üzerinde olduğunu tespitini yapacak kadar normal ve 23 yaşında canına
kıyan bir adammış.
kimse kimseyi
öldüğü için suçlamamalı. ama ölüm kimine göre bir ceza kimine göre adalet
kimine göre bir kurtuluş. ian curtis, ölmeden önce bıraktığı notunda artık
hiçbir şeye dayanamadığını söylemiş.
ian
kurtuldu.
punk öldü.
hiçbir şey eskisi gibi olmadı.
eyvallah. güzel bir yazıydı.
YanıtlaSil